İblis bütün bâtıl yolları, insanlar O'na gitmesin diye açtı; bütün ideolocyaları O'nun gölgesine sığınmasın diye kurguladı. Bütün masalları, eşref-i mahlûkat O'nu okuyup uyanmasın diye yazdı. İnsanlar İblis'in ne yolunda ne masalında ne de gölgesinde huzur buldu. Yıllar sonra yanlıştan doğruya, çirkinden güzele, geceden gündüze gitmek için O'ndan başka buyruk olmadığını anladı insan. Fitne kopup sokaklar kan dolunca, insanlar evsiz barksız kalıp umutlar solunca, “Kur'ân-ı Kerim okunup yaşansaydı böyle olmazdı.” dedi büyükler. Sonra anladılar ki İblis, Kur'ân-ı Kerim diye onları başka buyruklara çağırmış. Yine İblis'in adamları sahnede…. Hubel'i korumak, Roma'nın yolunu açık tutmak için “Kur'an Yolu” diye kendi ideolocyalarına çağırıyorlar. Fakat küçük hafızlar, iffetli kızlar, izzetli delikanlılar, vakur babalar, imamlar, kumandanlar bu defa “iz”den sapmayacak, işte o zaman Doğuyu ve Batıyı yine Kur'ân-ı Kerim kurtaracak.